
Birleşme ve satın almalarda hareket başladı, 2025’te devamı bekleniyor
2024 yılında küresel birleşme ve satın alma (M&A) işlem değeri 3,6 trilyon dolara ulaştı ve 2023’e kıyasla %13 arttı; işlem hacmi ise %9 büyüdü.
Bain&Company 2025 Küresel Satınalma ve Birleşme (M&A) Raporu yayınlandı.
2024 yılında küresel birleşme ve satın alma (M&A) işlemlerin değeri 3,6 trilyon dolara ulaştı ve 2023’e kıyasla %13 arttı, işlem hacmi ise %9 büyüdü. Devam eden zorluklara rağmen stratejik işlem değeri mütevazı bir şekilde %9 artarken, değerlemeler 10,6 kat seviyesinde sabit kaldı; kamu piyasası çarpanları ise rekor seviyelere ulaştı. Düşük faiz oranları, finansal yatırımcı liderliğindeki birleşme ve satın alma (M&A) işlemlerinde %34’lük bir artışı tetikledi. Bölgesel olarak, Avrupa, Ortadoğu ve Afrika (EMEA) stratejik işlem değeri artışında Amerika kıtasını geride bırakırken, Asya- Pasifik (APAC) bölgesinin ise gerisinde kaldı ve 595 milyar dolara ulaşarak %11 artış gösterdi. 30 milyon doların üzerinde yaklaşık 1.000 işlem gerçekleşti ve bu yıllık bazda %8’lik bir artışı temsil etti.
Son üç yıldır durgun seyreden birleşme ve satın alma (M&A) faaliyetlerinin ardından, 2025 yılı birleşme ve satın alma (M&A) piyasasının yeniden canlanacağı bir yıl olabilir. Bain & Company’nin yayınladığı 2025 Küresel M&A Raporu’na göre, son dönemdeki anlaşmaların önündeki en büyük iki engel olan faiz oranları ve düzenleyici zorlukların 2025’te hafiflemesi bekleniyor. Şirket, teknoloji alanındaki dönüşüm ve küreselleşme sonrası ekonomide kâr beklentilerinin kaymasıyla birlikte, M&A ve varlık satışlarının şirketler için kritik araçlar olacağını belirtiyor.
Bain & Company Ortağı Volkan Kara, yükselen küresel birleşme ve satın alma beklentilerini yorumladı: “Birleşme ve satın alma faaliyetleri doğası gereği döngüseldir ve piyasanın bir toparlanma sürecine girdiğine inanıyoruz. Geçtiğimiz yıl sınırlı bir iyileşme görmüş olsak da, son üç yıldır karşılaşılan zorluklar nedeniyle işlem hacmi, küresel GSYİH’ye oranla tarihsel olarak düşük seviyelerde seyretmeye devam ediyor. Ancak bu durgunluk döneminde en iyi şirketler kararlılıkla ilerlemeyi sürdürdü, elverişsiz piyasa koşullarında nasıl yol alacaklarını öğrendi ve inorganik büyüme sağladı. Şimdi, bu zorlukların etkisi azalırken, daha fazla şirket uyum sağlamayı öğrenenlerin arasına katılacak.”
Yükselişin arkasındaki güçler
Bain&Company tarafından hazırlanan rapor işlemlere yönelik temel talebin güçlü kalmaya devam ettiğini vurguluyor. Şirketler, belirsiz ekonomik koşullar, tedarik zinciri aksaklıkları ve jeopolitik gerilimler karşısında risk ve ödül dengesini gözeterek büyüme fırsatları ararken, birleşme ve satın alma stratejileri iş dünyasının merkezinde yer alıyor. Raporda, yatırımcıların da yeni birleşme ve satın alım işlemlerine sermayelerini kullanmak için istekli olduğu vurgulanıyor.
Arz tarafında hevesin devam ettiği belirtilen raporda şu bulgular paylaşıldı:
“Stratejilerini yeniden odaklayan şirketlerden, likidite sağlama baskısı altındaki özel sermaye ve girişim sermayesi firmalarına kadar herkes, piyasa geri döndüğünde ve değerlemeler yükseldiğinde satmak istedikleri en az birkaç varlığa sahip. Avrupa Birliği ve ABD’deki yeni yönetimlerin birleşme ve satın almalara daha açık bir yaklaşım benimsiyor. 2025’te stratejik anlaşma yapan kurumlar, rekabet avantajı sağlamak, kârlılığı artırmak ve sürdürülebilir büyümeyi desteklemek adına piyasa momentumundaki kısa vadeli dalgalanmaların ötesine odaklanacaklar.”
Raporda, teknoloji alanındaki dönüşümün önümüzdeki yıllarda birleşme ve satın alma faaliyetlerini artırarak en önemli stratejik gelişmelerden biri olacağı vurgulanıyor. Üretken yapay zeka, yapay zeka, otomasyon, yenilenebilir enerji ve kuantum bilişim gibi alanların, şirketlerin rekabetçi kalabilmek ve maliyet avantajlarını koruyabilmek için geliştirmeleri veya satın almaları gereken kritik teknolojiler arasında yer aldığı belirtiliyor. Ayrıca, teknoloji ve teknoloji dışı şirketlerin, işletmelerini geleceğe hazırlamak amacıyla teknoloji anlaşmalarına olan ilgisini sürdüreceğine dikkat çekiliyor.
Rapora göre, şirket yöneticileri stratejilerini her türden değişen kârlılık hesaplarına göre uyarlarken, çekici son pazarlara erişimi ve arz güvenliği sağlamak için küresel ayak izlerini yeniden değerlendirip, küreselleşme sonrası ve değişen kâr algoritmaları da anlaşmaları yönlendirmeye devam edecek.
Sektör perspektifleri
Bain & Company’nin raporu, 12 sektör ve 10 bölgede stratejik M&A trendlerini inceliyor. Bazıları şunlar:
“• Tüketici Ürünleri: Birkaç büyük satın alma işlemi olmasına rağmen, tüketici ürünleri işlemlerinin değeri 2024’te %19 oranında gerileme gösterdi. Birçok şirket, portföylerindeki düşük büyüme gösteren ve ana iş alanı olmayan bölümleri değerlendirmeye ve tasfiye etmeye devam ediyor. Bain’in anketine göre, tüketici ürünleri yöneticilerinin yüzde 60’ı önümüzdeki üç yıl içinde varlık satmayı bekliyor. Varlık satmaya karar verirken en önemli üç faktör olarak paydaş desteği, vergi etkileri ve alıcıların bulunabilirliği listelendi.
• Enerji ve Doğal Kaynaklar: Petrol ve gaz şirketleri 2024’te bir birleşme dalgası yaşarken, kimya şirketleri portföylerini yeniden şekillendirdi. Enerji sektöründe 2024’te 400 milyar doların üzerinde işlem yapıldı, bu son üç yılın en yüksek rakamı. En büyük anlaşmaları gerçekleştiren şirketler, anlaşmalarından daha fazla sinerji elde ediyor ve bu sinerjileri daha hızlı sağlıyorlar: yıllık sinerji değeri arttı, uygulama süresi ise son yıllarda azaldı.
• Finansal Hizmetler: Teknoloji, düzenlemeler ve değişen müşteri talepleri, finansal hizmetler alanındaki yöneticileri 2024’te Birleşme ve Satın Alma pazarına geri itti. Finansal hizmetler sektöründeki toplam işlem değeri 2024’te 309 milyar dolara ulaştı, bankacılık ve finans en büyük işlem payına sahipken, kartlar ve ödemeler en büyük büyümeyi temsil etti. Bain&Company, bankaların ölçek liderliği elde etmek için satın almalar yapmaya, sigorta şirketlerinin ana iş alanlarına odaklanmaya ve dolandırıcılık öncesi ve kimlik doğrulama alanlarının ödemelerdeki satın almalar için sıcak alanlar olmaya devam edeceğini öngörüyor.
• Medya ve Eğlence: Büyük teknoloji şirketlerinin medya ve oyun sektörüne girmesi, geleneksel medya şirketlerini ana işlerinde ölçek oluşturmak amacıyla birleşmeye zorladı. 2024’te medya ve eğlence sektöründeki birleşme ve devralmaların yarısından fazlası ya hedef ya da alıcı olarak sektörü dışında bir şirketi içeriyordu.
• Perakende: Artan düzenleyici denetimlere rağmen, perakende sektörü 2024’te işlem değer ve hacminde bir toparlanma yaşadı ve sektör büyük devralma anlaşmalarıyla gündeme geldi. Perakende uzmanları ise anlaşma yapmaya devam etme konusunda herhangi bir duraklama belirtisi göstermiyor – Bain’in anketine katılan uzmanların %75’inin 2025’te aynı sayıda ve büyüklükte anlaşma yapmaya devam etmeyi beklediğini ortaya koyuyor.
• Otomotiv ve Mobilite: Küresel zorluklara rağmen, şirketler 2024 yılında büyük ölçüde birleşme ve satın alma işlemlerinden kaçındı. 2024’ün ilk üç çeyreğinde işlem değeri yaklaşık %80, hacmi ise yaklaşık %60 düştü. Ancak, şirketler artık tek başlarına devam edemeyeceklerini kabul ettikçe faaliyetlerin artması muhtemel gözüküyor.