Film izlemek, üzerinizdeki kara bulutları dağıtıp rahatlamanın en harika yoludur. Bazı filmler bize kendimizi o kadar iyi hissettirir ki aynı hikayeyi defalarca izlememize rağmen kendimizi tekrar tekrar aynı konfor alanında buluruz. Çünkü bazen, hiçbir şey yapmadan veya düşünmeden, bize samimi ve huzurlu hisler hatırlatan bir şeyler izlemeye ihtiyacımız olur. Eğer siz de ruhunuzu sarıp sarmalayarak üzerinizde sıcacık bir etki bırakacak comfort movieler arıyorsanız, kimi eğlenceli kimi nostaljik bu önerileri çok seveceksiniz…
Amélie (2001), IMDb: 8.3Küçük hayal dünyasında yaşayan Amelie kendini, başkalarının hayatında küçük mutluluklar yaratmaya adamış iyimser bir karakter. Paris’in büyüleyici sokaklarında dolaşarak etrafına neşe yayan Amelie’nin aşkla tanıştıktan sonraki değişimini konu edinen film, masalsı anlatımı ve harika şarkılarıyla ruhu dinlendirmek için birebir.
(Görsel: mubi.com)
The Holiday (2006), IMDb: 7.0
Jude Law, Cameron Diaz ve Kate Winslet gibi dev isimleri bir araya getiren bu yapım, tam anlamıyla kafa boşaltmalık bir film. Erkeklerle yaşadıkları sorunların ardından evlerini değiş tokuş etmeye karar veren iki kadının, girdikleri yeni dünyalarda kendilerini yeniden keşfetmesini anlatıyor. Elbette bu sırada beklenmedik aşklara da kapı aralanıyor. Romantik komedi ve tatil konulu film sevenler için bağımlılık yapacak bir kaçış.
(Görsel: vanityfair.com)
Before Sunrise (1995), IMDb: 8.1
Avrupa’daki bir tren yolculuğunda tanışan Jesse ve Celine’in, tek gecede kurdukları çok özel bağı anlatan bu film, aşka inancını kaybeden herkese ilham olmaya en iyi adaylardan. Tesadüfen başlayan bu sıcacık hikaye, kısa süreliğine olmasına rağmen iki insan arasında ne kadar özel bir bağ kurulabileceğini gösteriyor ve iki karakterin de hayatını derinden etkileyecek bir beraberliğin başlangıcı olarak görünüyor.
(Görsel: ifccenter.com)
Crazy, Stupid, Love (2011), IMDb: 7.4
Aşka umudunu kaybedenlerin bakması gereken bir diğer yapım da baş rollerini Emma Stone ve Ryan Gosling ikilisinin paylaştığı Crazy, Stupid, Love. Aşkı kaybeden fakat beklenmedik bir anda yeniden bulan karakterlerin iç içe geçmiş hikayesine odaklanan bu romantik komedi, mizahi anlatımıyla öne çıkıyor. Mutlu ve keyifli senaryo üstüne eklenen etkileyici oyunculuklar içinizi sıcacık yapacak.
(Görsel: mubi.com)
Julie and Julia (2009), IMDb: 7.0
Gerçek bir hikayeden uyarlanan film, genç blog yazarı Julie’nin, Julia isimli bir şefin izinden giderek Fransız mutfağını keşfetmesini konu ediniyor. Ana karakter, öğrendiği yeni pişirme teknikleriyle sadece lezzetli yemekler yapmıyor, aynı zamanda hayata bakış açısını da değiştiriyor. Yemek tutkunu olan ve hayatta biraz ilham arayan herkesin izlemesi gereken bir film.
(Görsel: exploring-self.com)
The Grand Budapest Hotel (2014), IMDb: 8.1
Wes Anderson’ın orijinal film setleri, hayatın zorluklarını bir kenara bırakıp renkli bir dünyaya ışınlanmak isteyen herkes için ideal bir tercih. Pastel tonları ve simetrik dünyasıyla görkemli bir otelde geçen bu hikaye, izleyicilerine hem mizahi hem görsel anlamda adeta bir şölen sunuyor. Otelin yaşlanmakta olan sahibinin, işe lobi görevlisi olarak girdiği ilk gençlik yıllarında başlayan hikaye bir anda komik ve absürt bir cinayet gizemine dönüşüyor.
(Görsel: budapest-travel-tips.com)
10 Things I Hate About You (1999), IMDb: 7.3
Joker karakteriyle tanıdığımız Heath Ledger’ın gençlik yıllarında çektiği filmlerden olan bu yapım, 90’lar ruhunu yakalamak isteyenler için harika bir seçim. Aslında Shakespeare’in Hırçın Kız isimli eserinden uyarlanan modern hikaye, zekice kurgulanmış diyalogları ve sevilen oyuncularıyla öne çıkıyor. Mutlu ve saf romantik aşk filmlerinden hoşlanıyorsanız kesinlikle şans vermelisiniz.
(Görsel: theguardian.com)
Little Miss Sunshine (2006), IMDb: 7.8
Hoover ailesinin, küçük kızlarını güzellik yarışmasına götürmek için çıktığı yolculukla başlayan bu komik yapım, aynı zamanda fazlasıyla duygusal anla dolu. Bir karavana doluşup yola koyulan eksantrik ailenin, üç günlük trajikomik seyahatini ele alan film, tam anlamıyla bir yol komedisi. Eğlenirken düşünmek isteyenlerin şans vermesi gereken kaliteli yapımlar arasında.
(Görsel: mentalfloss.com)
The Breakfast Club (1985), IMDb: 7.8
The Breakfast Club, 1985 yılının gençlik klasiği. Bu kült hikaye; atlet, inek, entelektüel, sarışın ve ucube olmak üzere beş farklı lise öğrencisinin bir cumartesi günü kaldığı okul cezasıyla başlıyor. Aslında hiçbir ortak yönü olmayan karakterler, okul kütüphanesinde geçirdikleri süre boyunca birbirlerini gerçekten tanıma şansı elde ediyor. Ön yargıları kırmak ve kimlik arayışı gibi derin alt metinleri olan bu umut verici yapım, günümüzde bile geçerliliğini koruyor. (Görsel: loudersound.com)
Superbad (2007), IMDb: 7.6
Superbad, üniversiteye gitmeye hazırlanan birbirine bağımlı iki lise öğrencisinin arkadaşlığını ele alıyor. Mezuniyet öncesi son bir kez birlikte partilemek isteyen iki arkadaş, kendilerini absürt fakat eğlenceli bir serüvenin ortasında buluyor. Samimi anlatımıyla klasik gençlik komedileri arasındaki yerini alan yapım, hiçbir şey düşünmeden kafa boşaltmak için harika bir seçenek.
(Görsel: bbc.co.uk)
It’s Complicated (2009): IMDb: 6.5
Başrollerini Meryl Streep ve Alec Baldwin’in paylaştığı bu sıcacık yapım, ilişkisi biten bir çiftin yeniden alevlenen aşkını konu ediniyor. Oğullarının üniversite mezuniyetine giderken birbirini yeniden tanıma fırsatı bulan boşanmış çift, keyifli diyaloglarıyla izleyiciyi samimi bir aşk üçgenine davet ediyor.
(Görsel: tv.apple.com)
Stardust (2007): IMDb: 7.6
Neil Gaiman’ın romanından uyarlanan fantastik türü bu yapım, sevdiği kadını kazanmak isteyen bir karakterin büyü dolu macerasına odaklanıyor. Yıldızı sönen bir oyuncuya yeniden hayat vermeye çalışan ana karakter, bolca aşk ve sihir dolu bir yolculuğa çıkyor. Bu esnada şeytani ruhlu cadılar ve korsanlarla yüzleşmek zorunda kalıyor.
(Görsel: primevideo.com)
Spirited Away (2001): IMDb: 8.6Studio Ghibli’nin en ünlü başyapıtı olan Spirited Away, her yaştan izleyicinin kendinden bir şeyler bulabileceği kadar umut dolu ve aynı zamanda derin bir hikayeye sahip. Küçük bir kızın, büyülü bir dünyada kaybolduktan sonra kurduğu yeni dostlukları ele alan macera dolu hikaye, anime hayranları için bir klasik. Mistik çizimleri ve renkli dünyası, insanın ruhunu besleme konusunda oldukça başarılı.
(Görsel: genzcritics.com)