Gelisiyorum.com | Blog

Deprem psikolojisiyle baş etmenin yolları: Deprem anında ve sonrasında psikolojimizi nasıl koruruz?

24.04.2025
22
Deprem psikolojisiyle baş etmenin yolları: Deprem anında ve sonrasında psikolojimizi nasıl koruruz?

İstanbul’da meydana gelen ve çevre illerden de hissedilen 6.2 büyüklüğündeki deprem, büyük korku ve kaygıya neden oldu. Deprem anında yaşanan bu yoğun duyguların doğal ve insanın hayatta kalma içgüdüsüne bağlı olduğunu belirten Medipol Koşuyolu Hastanesi’nden Klinik Psikolog Sermin Bozbağ, özellikle güvenlik hissinin sarsılmasıyla birlikte bireylerde geçici veya kalıcı psikolojik etkilerin ortaya çıkabileceğine dikkat çekti. Deprem sonrası kaygının bir süre devam etmesinin normal olduğunu ifade eden Bozbağ, bu sürecin sağlıklı bir şekilde atlatılması için bireylerin hem kendileriyle hem de aile bireyleriyle özellikle de çocuklarla doğru iletişim kurmasının önemine vurgu yaptı.

GÜVENLİK ALGISINDAKİ BOZULMA KORKUYU TETİKLER

Deprem anında kişinin kendini güvende hissetme ihtiyacının ortaya çıktığını söyleyen Bozbağ, “Bu gibi durumlarda vücudumuz kendini korumaya alır. Kalp çarpıntısı, baş dönmesi, sersemlik, nefes alamıyormuş gibi hissetme gibi belirtiler yaşayabiliriz. Bu da son derece doğaldır” dedi. Korkunun oluşmasının temelinde güvenlik algısındaki sarsıntının yattığını söyleyen Bozbağ, bu süreçte kişinin kendini yeniden güvende hissetmesi için çeşitli adımlar atmasının önemine dikkat çekti. Deprem korkusuyla baş etmede hazırlıklı olmanın ve plan yapmanın etkili olduğunu vurgulayan Bozbağ, aile içindeki iletişimin de bu süreçte önemli olduğunu belirtti. “Depremden önce çocuklarla konuşmak, evde güvenli alanların neresi olabileceğini belirlemek, çocuklara depremi oyuncaklarla anlatmak gibi hazırlıklar çocukların bu süreci daha az travmatik geçirmesine katkı sağlar” diyen Bozbağ, bu tür uygulamaların güvenlik hissini artırdığını söyledi.

DEPREM ÇANTASI HAZIRLAMAK GÜVEN HİSSİNİ ARTIRIR

Kişinin kontrol edebildiği unsurlara odaklanmasının psikolojik olarak rahatlatıcı olduğunu ifade eden Bozbağ, “Deprem çantası hazırlamak, evin sağlamlığı hakkında bilgi edinmek, güvenli alanları belirlemek gibi adımlar kişiye güç kazandırır. Bu sayede birey, tamamen çaresiz olmadığını hisseder” şeklinde konuştu. Depremin ardından oluşan kaygının bir süre devam etmesinin doğal olduğunu ifade eden Bozbağ, “Ancak bu belirtiler bir ayı geçiyorsa veya kişi gündelik yaşamını sürdürmekte zorlanıyorsa, uykusuzluk, kabuslar, ani irkilmeler yaşıyorsa mutlaka bir uzmandan destek alınmalıdır” dedi. Bozbağ, yoğun kaygı yaşayan bireylerin, “Şu anda güvendeyim, ailem güvende” gibi telkinlerle kendilerini rahatlatmaya çalışmasının etkili bir yöntem olduğunu da ekledi.

EBEVEYNLER SAKİN OLURSA ÇOCUKLAR DA SAKİN OLUR

Depremden en çok etkilenen gruplardan birinin çocuklar olduğunu hatırlatan Klinik Psikolog Bozbağ, “Anne baba endişe içindeyse çocuk da kendisini endişeli hissedebilir. Bu nedenle önce ebeveynin duygularını düzenlemeye çalışması, diyaframdan nefes alma egzersizleri yapmalıdır. Ardından çocukla çocuğun yaş düzeyine göre anlayabileceği şekilde konuşmalı, onun da kendisini rahatlatabilmesine destek olmaya çalışmalıdır” dedi. Bozbağ, deprem gibi doğal afetlerin sadece fiziksel değil, psikolojik etkilerinin de olduğunu belirterek sözlerini şöyle tamamladı: “Korku hissetmek çok doğal. Ancak bu korku hayatı zorlaştıracak düzeye gelirse, kişi sürekli tehdit altında hissediyorsa, profesyonel destek almak ihmal edilmemeli.”

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Kaynak

Reklam
BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

Gelisiyorum.com | Görsel Eğitim Akademisi!