
Gibi dizisinin unutulmaz replikleri ve bu repliklerden çıkarabileceklerimiz
Feyyaz Yiğit, Kıvanç Kılınç ve Ahmet Kürşat Öçalan’ın başrollerinde yer aldığı Gibi, altıncı sezonuyla geçen ay sevenlerine veda etti. İlk bölümü 2021 yılında yayınlanmış olan bu komedi dizisi, kimi zaman absürt kimi zaman da trajikomik sahneleri ekranlara taşıdı. Yalnızca bir komedi dizisi olmakla kalmayan Gibi, bizlere hayatın tuhaf yanlarını gösteren bir ayna oldu. Şimdi, bu aynadan yansıyan unutulmaz replikleri bir kez daha sizlerle birlikte hatırlamak istiyoruz.
Yılmaz’ın en popüler replikleri
Feyyaz Yiğit’in canlandırmış olduğu Yılmaz, başına buyruk, kurallara karşı içgüdüsel bir direniş sergileyen, spontane ve çoğu zaman saçmalığın sınırında dolaşan ama bir o kadar da düşündüren bir karakter olarak tanıştı bizlerle. Bu karakter, hayata karşı kurnazca geliştirdiği kayıtsızlığıyla Gibi’nin felsefi tarafını sırtlandı. Bu kısımda, huysuz, gergin ve gerçekçi Yılmaz’ın popüler sözlerini sizlerle paylaşıyoruz:
- ‘’Benim zevklerim sizin nezdinizde makul bir zemine oturmak zorunda değil.’’: Bu söz, Yılmaz’ın bireyselliğini ve özgür ruhunu ifade ediyor.
- ‘’Gerçeklerin bir kıymeti yok ki, genel kanı neyse onu yaşıyoruz.’’: Bu söz, toplumsal gerçekliği ve hayal kırıklığını yansıtıyor.
- ‘’Kardeşim ben senin beni yılgın bir hoşgörü ile benimsemene mi kaldım?’’: Yılmaz, bu sözü vatkalı ceketi toplum tarafından kabul görmediği zaman söyledi. Harika bir savunma cümlesi olan bu söz, aslında diğer insanların bizi kabullenmesine ihtiyaç duymadığımızı vurguluyor.
- ‘’Sadece 10 liramın olması, 0 liramın olmasından daha çok canımı yakıyor.’’: Bu söz, maddi durum ve çaresizlik temalarını dokunaklı bir şekilde pekiştiriyor.
- ‘’Sağlıklı insanın biraz da sevilmemesi gerekiyor çünkü sevilmediği zamanlar insanın adeta antrenman zamanlarıdır.’’: Bu söz, sevilmemenin kişisel gelişim için gerekli olduğunu ifade ediyor. İnsanlar, sevgi görmediklerinde duygusal olarak güçlenebiliyorlar, olgunlaşabiliyorlar ve kendilerini tanıma fırsatını elde edebiliyorlar.
İlkkan’ın en popüler replikleri
Yılmaz’a göre hep haksız olan İlkkan, çok fazla deneyime sahip olmayan bir karakter olarak karşımıza çıktı. Kıvanç Kılınç’ın hayat verdiği bu karakter, dış faktörlerden çabucak etkilenen öz güveni ve tek başına karar alamayışıyla ilginç bir şekilde birçok insanın ilgisini çekti. Bu kısımda, problemleri genelde görmezden gelerek çözüme kavuşturan İlkkan’ın popüler sözlerini sizlerle paylaşıyoruz:
- ‘’Bak bu cenaze arabası ya, eskiden cenaze taşıyormuş, şimdi kendi ölü.’’: Bu absürt replik, hem geçiciliği hem de yaşamın ironisini etkileyici bir şekilde ifade ediyor.
- ‘’En temel üç unsurdan bahsediyorum; bir saygı, iki saygı, üç saygı’’: Bu söz, ilkel bir yapıya sahip olsa da etkili bir şekilde saygılı olmanın önemini vurguluyor.
- ‘’İnsan söylerse boşalır, susarsa şişer.’’: Yalın ama aynı zamanda güçlü olan bu söz, insanların duygularını, dertlerini ve düşüncelerini diğerleriyle paylaştıkça rahatladıklarını anlatıyor.
- ‘’Cesaret ettin, denedin, olmadı. Bir daha denersin, daha iyi olmaz.’’: Bu söz, İlkkan’ın tuhaf fakat kendince motive edici hayat felsefesini somutlaştırıyor.
Ersoy’un en popüler replikleri
Ana karakterlerin en tatlısı ve çocuk ruhlusu olarak tanımlayabileceğimiz Ersoy, parası yokken menüdeki en pahalı içeceği sipariş edişiyle tanındı. Pek sorumluluk almayan ve diğerleriyle rekabete girmeyen bu karakter, izleyiciler tarafından çok sevildi. Bu kısımda, hırsına yenik düşmeyen fakat duygularını kontrol etmekte sıkıntı çeken Ersoy’un popüler sözlerini sizlerle paylaşıyoruz:
- ‘’Tamam ya şey yapmayın.’’: Bu söz, Yılmaz ve İlkkan’ın kapışmaya başladığı anlarda Ersoy’un en çok kullandığı sakinleştirici ifadelerden biri olarak karşımıza çıkıyor.
- ‘’İlkkan tiksiniyorum şu sözlerinden!’’: Ersoy, bir noktadan sonra İlkkan’ın mantıklı sandığı ama aslında herhangi bir etkisi olmayan sözleri karşısında dayanamayarak bu ifadeyle çıkışıyor.
- ‘’Dengemi kaybettim, ayağım kaydı, yumruğum vurdu aynaya.’’: Her an patlamaya hazır bir bomba gibi gezen Ersoy, bir sahnede sinirlerine hakim olmayarak aynaya yumruk atıyor ve ardından bu cümleyi söylüyor.
Exxen’de yayınlanmış olan Gibi, içimizden geçen ama dile dökemediğimiz duyguların ve düşüncelerin sesi oldu. Üç ana karakterin dünyayla baş etme biçimlerinde kendimizi bulduk. Yukarıda bahsettiğimiz ve halihazırda hafızalara kazınmış olan Gibi replikleri, bir dönemin geçtiğini fakat dizinin hissettirdiklerinin hala kalplerimizde yaşadığını belli ediyor.
İlginizi çekebilir: Popüler Türk dizileri, toplumun genel yapısının bir yansıması mı?