Gelisiyorum.com | Blog

Plan yapmak yetiyor mu?

12.08.2025
22
Plan yapmak yetiyor mu?

Bazı insanlar bir plan yapar ve ona sıkı sıkıya tutunur. “Plan A yeter” der. Başarısızlık ihtimalini bile düşünmek istemez. Güven verir böyle bir netlik. Ama aynı zamanda biraz katıdır da. Hayat, her zaman tek yoldan ilerlemez çünkü.

Bazı insanlar daha temkinlidir. Plan A’nın yanına bir B, belki bir C ekler. Hatta Z’ye kadar yolu vardır. Her şeyi önceden düşünmek isterler. Hazırlıklı olmak, güvende hissettirir. Ama bazen bu da yorucudur. Hayat o kadar kontrollü akmaz. Ve her olasılığı hesaplamaya çalışmak, esnekliğin yerini kaygıya bırakabilir.

Bir de hiçbir plan yapmadan yola çıkanlar vardır. “Yolda belli olur” derler. Sezgilerine güvenirler ya da sadece o an ne gerekiyorsa onu yaparlar. Kulağa özgürlük gibi geliyor, değil mi? Ama bazen bu da sadece bir bırakış olur. Ne istediğini bilmemenin zarif versiyonu.

Peki bunların hepsi neden eksik geliyor?

Çünkü her biri aslında bir tür güvende hissetme biçimi. Biri “tek doğru budur” diyerek kendini sabitliyor. Diğeri “her duruma hazırlıklıyım” diyerek kontrol kuruyor. Bir başkası ise “akıntıya bıraktım” diyerek sorumluluğu azaltıyor. Ve hiçbirinde hayatın karmaşıklığına tam yer yok.

Bazen planlar çizgi gibi değil, parça parça çalışır

Hedefler hep birbirini takip etmiyor. Bazen aynı anda birkaç şeyi düşünmek, farklı alanlarda küçük adımlar atmak gerekiyor. Mesela bir yandan gelir artırmaya çalışırken, bir yandan kredi notu düşünülüyor. Aynı zamanda ekipman ihtiyacı var, zaman baskısı var… Bu planlar birbirine bağlı ama biri gerçekleşmese de diğerleri çökmüyor. Yani sistem, bir bütün olarak işliyor ama parçalar birbirine mecbur değil. Böyle durumlarda plan dediğimiz şey, aslında sadece bir hedef listesi olmuyor. Bir denge kurma aracı oluyor. Bir tür zihinsel mimari.

Reklam

Her zaman kontrol gerekmez, bazen akış da yeter

Bazı dönemlerde her şey net olur. Ne yapılacağı bellidir. Ama bazı zamanlar olur ki, sadece çalışmak gerekir. Sadece yürümek. Hedef düşünülmez, detay planlanmaz. Ve bu boşluk da işin bir parçasıdır. Çünkü sürekli hesap yaparak ilerlemek, zihni yorar. Bu yüzden bazen akışa güvenmek gerekir. Ama bu, tamamen kontrolsüz bir teslimiyet değil. Sadece “şu an plan değil, ritim daha önemli” diyebilmektir.

Plan yetmez, planın içine bir anlam da gerekir

Sadece yapılacaklar listesi değil; planın içinde bir çekim gücü, bir merak, bir istek de olmalı. İç motivasyonu beslemeyen her plan, bir noktada rafa kalkar. Çünkü zihin, yalnızca hedefe değil, hedefe neden gidildiğine de ihtiyaç duyar. Yani bazen mesele sadece “bir şeyi başarmak” değildir. O şeyin içinde kendini de hissetmek gerekir.

Her yaklaşımın bir gücü var ama aynı zamanda bir eksikliği de. Net planlar istikrar sağlar ama esnek değildir. Çoklu planlar alternatif sunar ama yorucudur. Plansızlık özgür hissettirir ama yönsüz kalabilir. Hayatsa çoğu zaman hiçbirine tam olarak uymaz. Ne tek çizgidir ne kaotik bir dağınıklık.

Kimi zaman kıvrımlı, kimi zaman da ani dönüşlerle ilerleyen bir yol. Belki de asıl mesele: Plan yapmak değil, planla birlikte hareket edebilmek. Bazen sıkı tutmak, bazen gevşetmek. Ve ne zaman hangisinin gerektiğini fark edebilmek.

“Şu an gerçekten hedef mi kuruyorum, yoksa sadece kendimi güvende hissetmeye mi çalışıyorum?”

 İlginizi çekebilir: Düşüşten korkma, yükselişe kanma: Regresyon etkisi

Kaynak

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

Gelisiyorum.com | Görsel Eğitim Akademisi!