Genç halinizle kahve içmeye ne dersiniz?

Zaman yolculuğu gibi bir öz bakım ritüeli: Genç halinizle kahve içmeye ne dersiniz? Bazen keşke geçmişe gidip kendimize sarılabilsek, “her şey yoluna girecek” diyebilsek… İşte bu egzersiz tam da bunu mümkün kılıyor, fiziksel olarak değil ama zihinsel bir zaman yolculuğuyla. “Genç benliğinle kahve içmek” pratiği, hem öz-şefkati güçlendiren hem de geçmişinizle barışmanıza yardımcı olan etkili bir öz bakım yöntemi. Bu yöntem, hayali bir buluşma üzerinden içsel diyalog kurmayı, geçmişe şefkatle bakmayı ve bugünkü halinizle gurur duymayı hedefliyor. Peki siz genç halinizle bir kafede buluşsaydınız ona neler söylerdiniz?

1. Buluşma noktasını seçin

Gözlerinizi kapatın ve genç halinizi davet edeceğiniz yeri hayal edin. Belki lise çıkışı uğradığınız küçük bir kafe, belki üniversite kampüsünün sessiz bir köşesi… Önemli olan, kendinizi güvende ve rahat hissettirecek bir ortam yaratmak.

2. Hangi yaşınızdasınız?

Kiminle buluşmak istiyorsunuz: İçine kapanık lise öğrencisi siz mi, yoksa hayallerinin peşinde ama endişeli 20’lerinizdeki siz mi? Hangi döneme en çok şefkat borçlu olduğunuzu düşünün.

3. Diyaloğa nazikçe başlayın

Buluşmanın açılış cümlesi sıcak ve samimi olabilir: “Merhaba, seni görmek ne güzel.” Ya da: “Ben senin gelecekteki halinim, sana anlatacaklarım var.” Sorular sorun, merak edin: “Şu an seni en çok ne endişelendiriyor?” veya “Hayatın nasıl bir yolculuk olacağını merak ediyor musun?”

4. Geçmişinize şefkat gösterin

O zamanlar elinizden gelenin en iyisini yaptığınızı hatırlatın. “Yollar düz gitmedi belki ama her adım seni buraya taşıdı.” Bu cümleler hem genç halinize hem bugünkü size iyi gelir.

5. Güçlü bir kapanış yapın

Buluşmayı, geleceğe güven duygusuyla bitirin: “Seninle gurur duyuyorum.” “Seni seviyorum, her halinle.”

İlham veren bir kahve buluşması

Balkonun köşesinde, pencereden süzülen loş ışıkta oturuyordu. Siyah tişörtü, o tanıdık mahcup bakışıyla bana baktı. Kahveler masaya geldiğinde ona döndüm: “Biliyor musun, korkuların bir gün seni güçlendirecek. O boşluk, anlamlı bir boşluğa dönüşecek. Kendinden ödün verme.”

O gülümsedi: “Bazen yine korkuyorum.”

Göz göze geldik: “O korkular, kalbini bir kale yapacak. Seninle gurur duyuyorum.”

Kalkarken masada küçük bir not bıraktı: “Belki bugün değil ama bir gün her şey yerine oturacak.”

O notu cebime koydum. “Seni seviyorum.” dedim, “Her halinle.”

Neden denemelisiniz?

• Öz-şefkati artırır: Kendinize geçmişteki hatalarınız için daha nazik yaklaşmayı öğrenirsiniz.
• Kapanış sağlar: İçinizde yarım kalan hikâyeleri tamamlamanın güçlü bir yoludur.
• Günümüze güç katar: Geçmişinizle barışmak, geleceğe daha umutla bakmanızı sağlar.

Bir fincan kahve, bazen yıllar süren bir iç yolculuğun en güzel başlangıcı olabilir. Belki de bugün, genç halinize “Gel, kahve içelim.” deme zamanı gelmiştir.

Kaynaklar: verywellmind, theguardian, kmatherapy, realsimple, betterhelp

İlginizi çekebilir: Öz şefkat için mindfulness egzersizi: Özümüzdeki şefkati kendi özümüze yöneltmek