Gelisiyorum.com | Blog

Başarıdan neden kaçıyoruz?

20.02.2025
25
Başarıdan neden kaçıyoruz?

Başarıya çok yaklaştığınız anlarda garip bir şekilde geri adım attığınızı hissettiniz mi? Sanki yolun sonuna gelmek üzereyken elinizde olmayan bir güç sizi durduruyor, işleri erteliyor, bahaneler üretiyor ya da olmadık hatalar yapmanıza neden oluyor. İşte buna, kendi kendine sabotaj diyebiliriz. Çoğu zaman farkına bile varılmayan bu süreç, insanın bilinçaltında başarıyla ilgili taşıdığı korkuların, kaygıların ve içsel çatışmaların bir yansıması aslında.

Kendi kendine sabotajın en temel nedenlerinden biri, başarının getirdiği değişime duyulan korkudur. Başarı yalnızca mutluluk ve tatmin getirmez, aynı zamanda yeni sorumluluklar, beklentiler ve bazen de daha büyük riskler anlamına gelir. Mevcut düzenin bozulacağı, başkalarının daha fazlasını bekleyeceği ya da yeni başarının korunması gerekeceği düşüncesi, kişinin farkında olmadan kendini geriye çekmesine yol açabilir. Alışılmış konfor alanını terk etmek, bilinmezliğe doğru adım atmak her zaman kolay değildir.

Bir diğer neden ise değersizlik inancıdır. Başarıyı hak etmediğine inanan, kendi yeteneklerini küçümseyen ya da çocuklukta “yeterince iyi” olmadığı hissettirilmiş biri, bilinçaltında kendini başarısızlığa mahkum edebilir. “Zaten bunu hak etmiyorum.”, “Nasıl olsa uzun sürmeyecek.”, “Bir noktada herkes benim yetersiz olduğumu anlayacak.” gibi düşünceler, kişinin en iyi yaptığı işlerde bile kendi önüne engeller koymasına neden olabilir. Bu durum özellikle mükemmeliyetçi insanlarda sık görülebilir. Kusursuz olmak gibi imkansız bir hedef koyduklarında, başarısız olma ihtimali onları öylesine korkutur ki, en iyisi hiç denememek ya da son anda geri çekilmektir.

Bazı insanlar için ise başarı, başkalarıyla olan ilişkilerini tehdit eden bir unsurdur. Bilinçaltında, eğer çok başarılı olurlarsa çevresindekilerin onları kıskanacağı, dışlayacağı ya da yalnız bırakacağı gibi bir inanç taşıyabilirler. Özellikle çocuklukta “çok parlayanlar” cezalandırılmışsa, öne çıkmanın tehlikeli olduğu kodlanmış olabilir. Bu yüzden kişi, sevilme ve kabul görme ihtiyacı ile başarı arasında sıkışıp kalabilir.

Tüm bunlara rağmen kendi kendine sabotajın farkına varmak, döngüyü kırmak için atılan en önemli adımdır. Bir şeyi sürekli erteliyor, bilinçsizce hatalar yapıyor ya da kendinize zarar veren kararlar alıyorsanız, durup şu soruyu sormakta fayda var: Bunu gerçekten mi istiyorum, yoksa başarıdan korktuğum için mi geri çekiliyorum? Çünkü bazen en büyük engel, dış dünyada değil, insanın kendi zihninde saklıdır.

Reklam

Bu döngüyü kırmanın yolu, başarıyla ilgili bilinçaltına yerleşmiş olumsuz inançları fark etmek ve sorgulamaktan geçer. Kendinize şu soruyu sormak faydalı olabilir: Başarı benim için ne anlama geliyor? Eğer başarıyı stres, yalnızlık, yük ya da yetersizlikle özdeşleştiriyorsanız, bilinçaltınız doğal olarak sizi ondan uzak tutmaya çalışacaktır. Ancak başarı, gelişim, tatmin ve özgüvenin güçlenmesi olarak da görülebilir. Bu bakış açısını kazanmak, zaman ve farkındalık gerektiren bir süreçtir. Küçük adımlarla başlamak, mükemmel olmaya çalışmak yerine ilerlemeye odaklanmak ve en önemlisi, hataların ve başarısızlıkların da bu yolculuğun bir parçası olduğunu kabul etmek, kendini sabote eden döngüyü kırmada önemli bir adımdır. Sonuçta, insan kendine inanmadığında bile içindeki potansiyel orada durmaya devam eder. Mesele, onu görüp harekete geçebilmektedir.

Sevgilerimle,

@klinikpsikologbetulcavlak, @payepsikolojimerkezi

İlginizi çekebilir: Mevsimsel depresyon: Kış gelince ruhumuz neden hüzünlenir?

Kaynak

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

Gelisiyorum.com | Görsel Eğitim Akademisi!