
Dil, davranış ve kararlarımızda etkili mi?
Dilsel görelilik hipotezi, psikolojide en çok tartışılan teorilerden birisidir. Bu teoriye göre konuştuğumuz dil, düşünme biçimimizi etkileyebileceğini vurguluyor. Örneğin, Avustralya’daki Kuuk Thaayorre halkı “sağ-sol” yerine “doğu-batı” gibi kavramlarla yön tarifinde bulunuyor. Bu yüzden, çok küçük yaşlardan itibaren yön bulma becerileri İngilizce konuşanlara kıyasla çok daha güçlü gelişiyor.
Peki, dil sadece düşüncemizi değil, aynı zamanda kararlarımızı gerçekten etkiliyor olabilir mi?
Ekonomist Keith Chen, 2013’te insanların gelecekle ilgili kararlarının dilleriyle bağlantılı olabileceği hipotezinde bulunuyor. İngilizce gibi bazı dillerde gelecekten bahsederken mutlaka “will” gibi bir kip eki kullanmak gerekir. Bu dillere güçlü FTR (Future Time Reference) dilleri deniyor. Hollandaca da ise gelecekten bahsederken şimdiki zaman kullanılabiliyor.
Chen’e göre, güçlü FTR dillerinde konuşanlar geleceği daha uzak algılıyor, bu yüzden bugünü tercih etme eğilimleri daha fazla oluyor. Zayıf FTR dillerinde konuşanlar ise geleceği daha yakın hissedip tasarrufa daha yatkın hale geliyor. Chen, zayıf FTR dillerinde konuşanların daha çok para biriktirdiğini ve daha sağlıklı olduklarını öne sürüyor.
Yapılan analizde aynı dili konuşan insanların kültürleri, normları, sosyoekonomik koşulları da benzer. Yani dil tek başına belirleyici bir unsur olmayabilir. Dahası, daha sonra yapılan deneyler, “will” kullanmanın geleceği otomatik olarak daha uzak hissettirmediğini de ortaya koydu.
Yakın zamanda Robertson ve ekibinin yaptığı bir araştırma ise konuya farklı bir açıdan yaklaştı ve meselenin, dilin yapısından çok onu nasıl kullandığımız olduğunu vurguladı.
Örneğin İngilizce’de “will” kesinlik içerirken, “might” daha belirsizlik taşır. Araştırmada görüldü ki, “will” gibi daha kesin gelecek ifadelerini tercih eden kişiler, ertelemeye ve uzun vadeli düşünmeye daha yatkın olduğu gözlemlendi. Yani tam tersine, kesinlik hissi geleceği daha değerli kılıyor olabilir.
Sonuç olarak farklı ülkelerdeki davranış farklarını sadece dile bağlamak yanıltıcı olabilir; kültür, ekonomi ve toplumsal normlar da güçlü etkenlerden bazıları. Aynı dili konuşan kişiler arasında bile, geleceği ifade ediş biçimleri karar verme eğilimlerini değiştirebiliyor.
Belki de mesele: Kullandığımız kelimelerin, geleceği gözümüzde ne kadar “gerçek” kıldığıyla ilgilidir.
Kaynak: psychologytoday.com
İlginizi çekebilir: Kendini keşfetmek için dinlenebilecek en iyi podcastler