En zor zamanlarda bile umutlu kalmanızı sağlayacak ipuçları
Umut… Adeta en zor, en çıkmaz anlarda karanlıktaki bir ışık kümesi, hayata bağlayan duygusal bir güç. Pandemi, hastalıklar, ekonomik krizler, maddi-manevi birtakım mücadeleler, kayıplar, işsizlik sorunları derken son birkaç yılda maruz kaldığımız olumsuz haber ve gelişmelerin sayısı o kadar fazla ki çoğumuz umudumuzu kaybetmiş gibi görünüyoruz. Ama bir yandan da aklımızın bir köşesinde ‘Güzel günler göreceğiz güneşli günler’ şarkı sözleri dönüp durmuyor mu?
Zor zamanlar hep var; geçmişte oldular gelecekte de karşımıza çıkacaklar. Yani onları tamamen hayatımızdan yok etmek mümkün değil. O yüzden önemli olan onların üstesinden gelmek için neler yaptığımızdır. Umutlu olmak, bugün her şey harika görünmese bile yarın daha parlak bir geleceğe sahip olabileceğimize inanan bir düşünce yapısına sahip olabilmektir. Yani iyimserlik, mutluluk ya da Polyannacılık değildir. Zorluklara, tüm olumsuz duygu ve düşüncelere, kötü şartlara rağmen yarın bir şeylerin değişeceğine ve bu zamanları atlatabilecek kadar güçlü olduğumuza inanmaktır. Öyleyse gelin şartlar ne kadar zorlasa da umutlu kalmanın yollarını keşfedelim:
Şükredin
Şükretmek, elinizdekilere odaklanmanın ve olumsuzluklara savaş açmanın en etkili yollarından biridir. İşler ne kadar karmaşık, zor bir hal alsa da her zaman şükredecek bir şeyler mutlaka vardır. Aileniz, sevdikleriniz, deniz, gökyüzü, güneş, aklınıza ne geliyorsa. Şükrettiğiniz her şeyden bir umut ışığı yakalayabilirsiniz. Yanınızdaki insanlar için sahip olduklarınız için aldığınız nefes için şükrederek umudunuzu artırabilirsiniz. İster sözle ister duayla ister meditasyonla ister de yazıyla fark etmez, şükranlarınızı sunmak için dilediğiniz yolu kullanın, etkisini çok hızlı göreceksiniz.
Kendinizi zorlamayın
Umut etmek, olumsuz tüm duyguları bastırmak, onları hiçe saymak, olmamış gibi davranmak değildir. Aksine, olumsuz duyguları görmezden gelmek daha sonra daha sert bir şekilde geri tepmelerine ve büyük umutsuzluklar getirmelerine neden olabilir. Kendinize tüm duygularınızı hissetmek için alan açın ve onları kabul edip yaşayın. Üzgünseniz, içinizden ağlamak geliyorsa kendinizi sıkmayın bırakın göz yaşlarınız aksın. Hislerinize karşı koymayın. Onları atlatabilmek için önce kabul etmeniz gerektiğini unutmayın.
Durun ve kendinize dönün
Kendinizi hayatın hız trenine kaptırdığınızı hissettiğinizde, işlerin kontrolden çıktığı düşüncesine tutunmak kolaylaşır. Her olumsuz senaryo zihninizde döner durur ve umudu bulmak zorlaşır. Zor bir dönemden geçerken durmak ve düşünmek için zaman ayırmak, düşüncelerinizi yönetmenize ve olumlu anları kucaklamanıza yardımcı olabilir. Yavaşlamak ve kendinize, iç dünyanıza odaklanmak için meditasyon, nefes egzersizleri ya da mindfulness pratiklerinden faydalanabilirsiniz.
Umutlu insanlarla görüşün
Çoğumuz hayatın güzel ve parlak tarafını her seferinde görmeyi başarabilen en az bir kişi tanıyoruzdur; tıpkı genellikle modumuzu düşüren, olumsuzluklardan beslenen insanları tanıdığımız gibi… Olumsuz düşüncelerle zihnimizi dolduran, sürekli şikayet eden, kötümser, şükretmeyi bilmeyen insanlarla zaman geçirirken umudu bulmak zor. O yüzden ilk cümledeki ‘o kişiyi’, mümkünse kişileri bulmak şart. Etrafınızı size ilham olacak umutlu insanlarla çevirin.
Bakış açınızı değiştirin
Olmuş bitmiş bir şeyi geri alamayız, yeni baştan yazamayız, değiştiremeyiz ama onu nasıl algıladığımızı, yorumladığımızı, ne anlam yüklediğimizi değiştirebiliriz. Sizi zorlayan, üzen, yıpratan şeyler yaşadığınızda ‘Neden ben, bu neden benim başıma geldi, neden böyle şeyler hep beni buluyor?’ gibi sorularla zihninizi meşgul ediyorsanız bir de şunu deneyin: ‘Bu neden benim için oluyor?’ Sorularınıza için eklemek bakış açınızı değiştirmenize, başınıza gelen olaylar ne kadar kötü olursa olsun çıkarımlar yapmanıza ve bir şeyleri fark etmenize, öğrenmenize yardımcı olabilir. Böylece umudun en büyük düşmanı isyankarlıktan uzaklaşabilir, olumsuz düşüncelere meydan okuyabilirsiniz.
Eğer zihnini düzeltirsen hayatının geri kalanı yerine oturacaktır. – Lao Tzu
Kötü haber alımını sınırlayın
Evet, haklısınız, çok zor ama imkansız değil. Birkaç gün haberleri izlemeye ara verin ya da sosyal medyaya felaket kaydırmasının bir kurbanı olmamak için çok sık girmeyin. Bir süre haber kaynaklarınızı değiştirin. Ülkeden veya dünyadan kriz, hastalık, savaş gibi gelişmeleri paylaşan platformlar yerine pozitif psikolojiye odaklanan kaynaklarla zaman geçirin. Maruz kaldığınız olumsuz haberleri kısıtladığınızda umudunuzu daha kolay koruyabilirsiniz.
Dört gözle beklediklerinize odaklanın
Umudu canlı tutmanın bir diğer yolu da mevcut durumunuzun ötesinde neyi dört gözle bekleyebileceğinizi düşünmektir. Heyecan verici bir destinasyon olarak nereye seyahat edebilirsiniz? Yeni bir atılım yaparak hayalinizdeki işi nasıl kurabilirsiniz? Hedefler belirlemek, hayaller kurmak, gelecek hakkında düşünmek her zaman umut verir; çünkü çok yakında bir şeylerin değişeceğini ve hayatınızın kötü giden mevcut dönemi bitip yeni bir dönemin başlayacağını müjdeler.
Kendinize iyi bakın
Özellikle zor zamanlardan geçerken kendinize ekstra özen göstermeyi; bedensel, zihinsel, ruhsal ihtiyaçlarınızı karşılamayı ve bakım yapmayı ihmal etmeyin. İster spora başlayın ister kitap okuyun ister cilt bakımına gidin, size iyi gelen, iyi hissettiren bir şeylerle meşgul olun. Böylece hem kendinize olan sevginizi, güveninizi ve şefkatinizi tazeleyebilir hem de olumsuz birçok şey olurken olumluya odaklanmanın farklı yollarını bulabilirsiniz.
Destek alın
Her türlü zorluğun üstesinden tek başınıza gelmek, tüm sıkıntılı zamanları yalnız atlatmak zorunda değilsiniz. Zorlayıcı bir dönemden geçerken yalnızlık fikri sizi daha da umutsuzluğa sürükleyebilir. Yalnız olmadığınızı ve yardım istemenin güçsüzlük olmadığını kendinize hatırlatın. Ailenizden, partnerinizden, sevdiklerinizden zor anlarınızda yanınızda olmalarını isteyin. Birlik olmanın, gülmenin, sevmenin, sevilmenin gücünü hissedin.
Kontrol edebildiğiniz şeylere odaklanın
Düşünceleriniz genellikle kontrol edemediğiniz şeylere odaklanıyorsa ve bu da sizi daha fazla stres sokuyor, karamsarlığa düşürüyorsa durun ve derin bir nefes alın. Kontrol edemediğiniz, sizin elinizde olmayan her şeyi düşünmeyi bırakın. Yalnızca kendi yapabileceklerinize, sizin kontrolünüzde olanlara odaklanın. Böylece hem kendinize olan güveninizi artırabilir hem de zorlu zamanların üstesinden gelmek için neler yapabileceğinizi bularak umudunuzu tazeleyebilirsiniz.
Umut temalı kaynaklara yönelin
Umudunuzu korumak, her şartta umutla geleceğe bakabilmek için önce bakış açınızı ve olaylara yaklaşımınızı değiştirmeniz ve birtakım düzenlemeler yapmanız gerekse de destek alabileceğiniz birçok kaynak da var. Umut konulu kitaplar ya da umut temasını işleyen filmler de bu yolda size rehberlik edebilir. Dilerseniz şu iki yazımıza da göz atarak ilham alabilirsiniz: “Umut konulu kitaplar: Motivasyonunuzu geri getirecek 12 kitap”, “Yalnız hissettiğiniz anlarda içinizi umutla dolduracak yalnızlık temalı filmler”.
Yazının sonunda hepimize çok iyi gelecek bir şarkı: Count Your Blessings.
Unutmayın, umut küllerinizden yeniden doğmak değil, kül olmadan da büyümeye devam edebileceğinize inanmanızla ilgilidir. Bazen en kötü dediğimiz anlar, bizi kendimizi geliştirmeye doğru fırlatmak için bir sıçrama tahtası görevi görebilir. Her ne yaşıyorsanız, size öğrettiklerini bir düşünün. Bu zorluğu nasıl bir fırsata dönüştürebilirsiniz? Elbette, biraz zaman alabilir, ancak doğru bir zihniyetle yaptığınız keşiflere siz bile şaşıracaksınız.
Yolunuz hep ‘umut’lu olsun. Her gecenin bir sabahı olduğunu kendinize hatırlatın.
İlginizi çekebilir: Umutlu insanların daha başarılı olmasının nedeni “Umut Teorisi”