Frekanslarla Bütünsel İyilik Hali: Titreşimini Yükselt Hayatın Değişsin

“Evrenin sırlarını bulmak istiyorsan, enerji, frekans ve titreşimi düşün.” Nikola Tesla’nın bu sözleriyle her şeyin enerji olduğunu vurgulayarak başlayan “Titreşimini Yükselt Hayatın Değişsin” kitabı, Ayşe Tolga tarafından yazılıp ilk basımını 2019 yılında Destek Yayınlarından yaptı.

İnsanın, organların, duyguların ve hatta yiyeceklerin bir frekansı var. Dahası her birimiz bundan iyi veya kötü etkileniyoruz. Bu noktada kitap, frekansımızı nasıl yükselteceğimiz sorusu etrafında şekilleniyor. Bütünsel bir yaklaşımla hemen her alanda yaşamımızı iyileştirmek için kısa formüller veriyor.

İnsan olarak üzerinde yaşadığımız toprakla tam bir bütünlük içinde olmalıyız, ancak değiliz. Bütünlüğümüz, elbette bir takım iç ve dış etmenlere bağlı olarak bozuluyor. Bunlar; kişisel problemlerimiz, stres, hastalıklar, mutsuzluklar, kavgalar… Küresel boyutta ise savaş, kaos, salgın hastalıklar ve ekonomik krizlerle ile bütünlüğümüzün bozulması kaçınılmaz hale geliyor.

“ ‘Sağlıklı olmak’ tanımımın içinde tabii ki zenginlik, maddi refah, neşe, sağlıklı sosyal ilişkiler ve sağlıklı romantik ilişkilerin de yer aldığını anlamak gerekiyor.” – Ayşe Tolga

İşte bu noktada, “Kısır döngüden nasıl çıkacağız? Bozulan dengemizi nasıl sağlayacağız?” soruları ortaya çıkıyor.

İlgini çekebilir: Keyifle Okuyacağınız 5 Kişisel Gelişim Kitabı

Kuantum fiziğine göre insan, frekans yayan bir verici olarak düşünülüyor. Bu nedenle kişi, hangi frekansta titreşirse o frekanstaki duyguları, olayları ve kişileri hayatına dahil ediyor.

Alman psikiyatr Hans Berger, beynin çeşitli aktivitelere göre değişik elektrik dalgaları yaydığını keşfetmiş ve Alfa dalgasını şimdi EEG dediğimiz bir cihazla kaydetmiştir.

Yine bilim insanı Royal Raymond Rife, kendi yaptığı mikroskop ile bakteri ve virüsleri gözlemleyip bunların var olduğu frekansları bulmuştur. Hatta bazı hastalıkları titreşimle tedavi edebileceğini iddia ettiği bir ışın bulmuş. Sonrasında Amerika’da bir klinik kurup 16 kanserli hastanın 14`ünü iyileştirmiştir. Sonra ne mi oldu? Dönemin büyük ilaç kartelleri, Rife’ın çalışmalarını engelledi. Ancak kanser tedavisi ile ilgili kitabı ve kendi ürettiği ışın cihazı ile zararlı patojenleri yok edebildiği tezi, alternatif tıpçılarda heyecan yaratmış ve bu cihazın tekrar üretimi yapılmıştır.

Titreşim tıbbı, kuantum fiziğiyle beraber gelişmiş ve bu sayede sağlığa bütüncül bir yaklaşım benimsenmiştir. Günümüzde bu alanda geliştirilmiş biofeedback cihazları var. SCIO cihazları, biofeedback, Rife frekansları, elektro-akupunktur ve kuantum fiziğinin harmanlandığı bir sistem. Bu cihazlar, insanlığın ilaca bağımlı kalmaması ve cerrahi işlemlerden kurtulması adına atılan büyük bir adım.

Vücudumuzdaki her bir organ kendi enerjisiyle titreşir. Bu titreşim enerjisi; toksinler, mikroorganizmalar vs. sonucu bozulduğunda organ fonksiyonlarını kaybetmeye başlar. Titreşim veya enerji tıbbı, hücresel düzeyde her organın kendi titreşim frekanslarını düzene koyarak çalışır. Böylece organ yenilenmeye ve iyileşmeye başlar.

“Ekonomik kriz, küresel ısınma, stres, toplumsal sıkıntılar derken korkuyoruz. Korkutuluyoruz. Seçim sonuçlarından ekonomik krizlere, depremden, her sene farklı hayvan isimleri alan kuş, domuz vs griplerinin korkusu, çimlerde yalınayak dolaşmaya bile gölge düşüren kene korkusu, dalgalanıp duran döviz korkusu, gıdaya yapılan zam korkusu.. saymakla bitmeyen bu korkulara tutunuyoruz. Eski sisteme sıkı sıkıya tutunuyoruz. Haliyle hepimizin frekansları düşürülüyor.“

Örneğin Dr. Hawkins yaptığı araştırmalarda kritik seviyenin 200 Hz olduğunu, ölçümü 200’ün altında olan duyguların, düşüncelerin ve durumların hem kişiyi, hem çevresini zayıflattığını, yorduğunu ve aşağıya çektiğini ortaya koyuyor. O halde duyguların ve düşüncelerin frekansına bakalım mı?

İlgini çekebilir: Ruh, Beden, Zihin Dengesini Şifalandırmaya Yardımcı 5 Kitap Önerisi

Zihin ve Yüksek Titreşimli Duygular

Sağlıklı bir beyin 72 Hz, sağlıklı bir insan bedeni 62-78 Hz, nezleyken bir insan 58 Hz ya da kanserli bir hasta 42 Hz iken ölüm öncesi bu sayı 25 Hz olarak ölçülmüş.

Düşünceler ve duygular titreşimimizi elbette etkiliyor. Hatta biz ne düşünüyorsak o oluyoruz yani onun frekansına uyumlanıyoruz. Negatif, toksik ve düşük frekanslı insanlarla kurduğumuz ilişkilerden travmalara hatta derin boyutta atalarımıza kadar her bağlantımız titreşimimiz üzerinde etkili.

Aşk ve Sevgi – 528 Hz

Ne muhteşem değil mi? Sadece severek, sevilerek bağışıklığımızı güçlendirmek mümkün. Keza Nikola Tesla, insan bedeninin frekansını yükselttiğimizde hastalıklara karşı da korunabileceğimizi savunuyordu.

“Sevgiyi seçme ve sevgiyi ifade etme eylemleri basit ama derin eylemlerdir ve kesinlikle titreşimini artırır. Saf sevginin enerjisine herkes ihtiyaç duyar. Hayvanlara bak, doğaya bak, çocuklara bak. Onlar sevgi enerjisini en iyi verenlerdir.” – Ayşe Tolga

Müzik

İnsanlık, yüzyıllarca müziğin iyileştirici gücünü kullanmış. Kadim uygarlıklardan günümüze kanıtlanmış bir gerçek var ki, yüksek frekanslı müzikler ruh halimizi iyileştiriyor.

Solfeggio Frequencies Orjinali altı noktaya 396hz-517hz-639hz-741hz-852hz dayanır ve aşamalı frekanslar ile ruh beden ve zihni dengelemede etkilidir.

Gıdalar ve İçecekler

Hipokrat’ın “Yediğin ilacındır.” sözünden yola çıkarak, ne yediğin kadar nasıl yediğin de önemine değinir. DNA`na en uygun şey sana iyi gelen yiyecektir. Tohum, bakliyat ve sebze gibi çiğ gıdanın titreşimi yüksekken şekerli, gazlı ve işlenmiş gıdalar ve kahvenin titreşimi düşüktür.

Uzmanlar tarafından bir çok gıdanın frekansı ölçülmüş ve şu şekilde açıklanmış:

İşlenmiş market gıdası 0 Hz, taze bitkiler 20-27 Hz, soğuk presle elde edilmiş bitkisel yağlar ve gıdalar 52-300 Hz aralığındadır.

Hayatının yaşam kalitesini, yaşam tarzın ve seçimlerin belirler. Yüksek frekanslı müzikleri, gıdaları, insanları, ortamları ve duyguları seç. Zihnini ve yaşama biçimini değiştir. Titreşimini yükselt, yüksek frekanslarla uyumlan.

Kaynak: www.kikwell.com