
Gerçek longevity nerede saklı?
Longevity, bugün sağlık sektörünün ya da sağlıklı yaşamın hangi kavram size cezbedici geliyorsa, en popüler kavramı. Long uzun, vital yani yaşam anlamına gelmekte ve longevity uzun yaşam olarak bugün karşımıza çıkmakta olan bir kavram. Aslında insanın özellikle de son yıllarda gelişen teknoloji, artan stres düzeyi, dünya kaynaklarının tükenişinin artışa gitmeye başlamasından beri uzun yaşam konusunda biraz daha hırslı ve çaba içerisine girdiğini görmekteyiz.
Bugün pek çok farklı vücut içi-dışı, hücre içi-dışı, içeriden ve dışarıdan etki yaratmaya çalışan birçok sağlık çalışmasında muhtemelen longevity kavramını duymuşsunuzdur. Hatta pek çoğunu belki de uygulamış olabilirsiniz veya uygulamayı düşünüyor olabilirsiniz. Belki de neler yapacağınız konusunda kafanız karışık da olabilir. Ben bu konuyu yine vücudun temel işleyiş sistemlerinden ele alacağım. Nedir bu sistemler?
Temel olarak ele alırsak kas-iskelet sistemi, sinir sistemi, endokrin sistem (hormonlar) kalp ve dolaşım sistemi, solunum sistemi gibi ele alabiliriz. Vücut bağımlılık modeliyle çalıştığı içinde herhangi bir sistemdeki en ufak etki bütün işleyişi ve diğer sistemleri olumlu ve olumsuz olarak etkileyebilir. Burada içerinden ve çevreden gelen her türlü etkiye karşı vücut adaptasyon gerçekleştirir. Bu sistemler arasında kod yazmayı, değiştirmeyi, geliştirmeyi ve bunların iletişimini de sinir sistemi sağlar. Sinir sisteminin ne kadar önemli olduğunu işleyişinin detaylarını da yine eski yazılarımda bulabilirsiniz.
Buraya ufak bir not birçok yazımda eski yazılarıma gönderme yapıyorum, çünkü çoğu konu birbiriyle bağlantılı ve bazı yazılarda o konu ile ilgili daha fazla detaylar üzerinde duruyorum. O yüzden bağlantılı şekilde okumanızda ya da bu konuya yakın konular var mı bakmanızda fayda var. Şimdi diğer bir kavramımız stres, özellikle de kontrollü stres.
Kontrollü stres düzeyine maruz bıraktığımız her vücut sistemi bizim en önemli ve güzel özelliğimiz olan adaptasyonu ortaya çıkaracaktır. Adaptasyon kavramı işleyişimizin ve benim göz bebeğim. Bu bütün evrenin ve işleyişimizin en güzel özelliği. Sistemin işleyişini ve kendi içinde yaşadığımız bize özel olan beden işleyişini ne kadar iyi anlarsak hayatımızı da şekillendirmemiz o kadar kolay olacaktır. Ortak özelliklerimiz olsa da hepimizin bedeninin işleyişi ve adaptasyonunun bize özel olduğunu anlamamız gerek. Dolayısıyla da eğer bu longevity kavramı üzerinde çalışacaksak önce kendi bedenimizin işleyiş ve durumunu keşfetmek sonrasında bize uygun yol haritasını çıkarmamız gerekli. Egzersiz, soğuk, sıcak, nefes, frekans, testler, tahliller, serumlar, takviyeler, beslenme yöntemleri denerken sizin yapınıza, karakterinize, bedeninize, ruhunuza, adaptasyon yeteneğinize uygun ve sürdürülebilir bir harita oluşturmanız önemli. Burada önemli olan konu nedir? Genel hatlarıyla başta saydığımız vücut sistemleri için gelişim ortamı oluşturmak. O zaman birkaç maddeyle kafa karıştırmadan geneli toplayalım.
1. Hareket
Hareket > Egzersiz > Antrenman > Spor
Bu kavramlar birbirinden farklıdır. Hareket ile bütün sistemler üzerinde etki oluşturabileceğimize göre size uygun sürdürülebilir hareketler ortamı yaratın ve bunun stres seviyelerini giderek ufak ufak artırın. Bunları düzenli programlı ve bir amaç uğruna yaptığınız takdir hareketleriniz egzersiz ve antrenman programlarına dönüşecektir. Eğer işin içine biraz da rekabet koyarsanız o zaman yaptığınız şeyler spora dönüşecektir.
2. Beslenme
Burada sizlere popüler kültür ve dünyadaki gıda kıtlığının artması ve sosyal medya sayesinde popülerleşen saçma sapan herhangi bir mucizevi bir beslenme önermeyeceğim. Sadece hiçbir gıdanın öcü olmadığını bilin yeter. Modern Tıp, Farmokoloji ve Toksikoloji alanın öncülerinden Paracelsus’un bir sözünü hatırlayalım. Her şey zehirdir ve hiçbir şey zehir değildir, önemli olan dozudur. Sizin bedeniniz veya birçok kişinin bedeni bir tarza adaptasyon gösterebilir ya da göstermeyebilir. Buralar uzun konular kafa karıştırmadan biz genel hatlarına geri dönelim.
Protein, karbonhidrat ve yağlar bunlar temel makro besinlerdir. Vücudunuzun enerji ihtiyacına göre özel bir sağlık probleminiz yoksa sağlıklı kaynaklardan oluşan dengeli bir enerji girdisi (besinler), enerji çıktısı (hareket) planlaması oluşturun ve bunlar nedir öğrenin. Sürdürülebilir beslenme alışkanlığı kazanmak için bu kavramları bilmeniz çok yardımcı olacaktır. Sert, katı, keyifsiz herkesin yaptığı size mutluluk vermeyen popüler beslenme programlarından ve diyetlerden uzak durun. Keyif aldığınız, sürdürülebilir olan ve size uygun olanı bulmaya çalışın.
3. Uyku (Dinlenme)
Bugün araştırmalar gösteriyor ki yeterli dinlenme ve uyku alışkanlığı pek çok sağlık probleminin önleyicisi olabilir ve bütün vücut sistemlerinizin en büyük destekçisi ve koruyucusu olabilir. Aynı zamanda negatif uyarıcısı da olabilir. O yüzden kaliteli bir uyku ortamı ve düzeni oluşturmaya gayret edinelim. Kaliteli bir uyku içinde en büyük yardımcımız yine düzenli hareket etmek olacaktır. Enerji harcama düzeni varsa genellikle kendiliğin uyku düzeni oluşur.
Bunun yanı sıra yardımcı temel dikkat edebileceğiniz şeyler:
- Oda sıcaklığı ve hava kalitesi
- Işık kontrolü
- Gürültü seviyesi
- Rahat bir yatak ve yastık seçimi
- Rutin ve alışkanlıklar
- Elektromanyetik alanları azaltmak
- Kafein ve ağır yiyeceklerden kaçınmak
4. Psikolojik adaptasyon
Bedenimizin gün içerisinde dışarıdan veya içeriden almış olduğu stres uyarı ve girdisinin düzeyi. Gün içerisinde çevresel faktörler (iş, hava, ilişkiler, şehir hayatı vb.) aldığımız uyarının bedenimiz üzerinde yarattığı fazla stres. Bunun içinde kendinizi ve bedenimizdeki yükü rahatlatabilecek nefes, meditasyon, kitap okumak, sevdiğiniz biriyle sohbet etmek, duş alma, toprağa basma vb. aklınıza gelebilecek, vücut stres yükünü düşürecek çalışma ve aktiviteler, size en temel longevity sistemini hazırlayacaktır.
Doğayla ve evrenle bağlantısı yüksek, bolca hareket eden, daha az katkı maddesiyle beslenen özellikle de daha az yapay çevresel strese maruz kalan insanlığa baktığımızda vücut sisteminin daha sağlıklı olduğunu sanırım, tarihten anlayabiliriz. O yüzden başkalarının yolculuklarından esinlensek, ilham alsak bile kendi beden yolculuğumuzun keşfine çıkmamız ve biraz da ışık olması dileğiyle…
İlginizi çekebilir: Kutuplarda tamamlanan duygular