
Hamdi Akın’dan gençlere net mesaj: “Uluslararası olmazsanız, ekmek yok”
TÜGİAD’ın “Liderlik Felsefesi Üzerine İkili Sohbetler” serisinin konuğu Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın, uluslararası iş yapmanın önemine dikkat çekerek, “Artık yerli ve milli iş insanına değil, yerli ve milli duruşunu koruyarak uluslararası iş yapabilen girişimcilere ihtiyacımız var. Eğer uluslararası değilseniz, ekmek yok. Dünyaya açılmak zorundasınız” dedi.
Türkiye Genç İş İnsanları Derneği’nin (TÜGİAD) ünlü iş insanlarını ağırladığı “Liderlik Felsefesi Üzerine İkili Sohbetler” serisinin konuğu, 1998-2000 yılları arasında TÜGİAD 7. Dönem Başkanlığı görevini yürüten Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın oldu.
Serinin ikinci oturumu, “Liderlik Felsefesine Deniz Tuzu” kitabının yazarı Denizbaşı Büyükanıt’ın moderatörlüğünde, TÜGİAD Genel Merkez Binası’nda gerçekleştirildi. Oturumda Hamdi Akın ile TÜGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Gürkan Yıldırım yer aldı.
TÜGİAD’ın saygın, bilgili ve eğitimli iş insanlarını bünyesinde barındıran bir kuruluş olduğuna değinen Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın, uluslararası iş yapmanın önemine dikkat çekti. Genç girişimcilere net mesajlar veren Akın, “Artık yerli ve milli iş insanına değil, yerli ve milli duruşunu koruyarak uluslararası iş yapabilen girişimcilere ihtiyacımız var. Yerli milli olsun ama uluslararası iş insanı olsun. Eğer uluslararası değilseniz, ekmek yok. Dünyaya açılmak zorundasınız” ifadelerini kullandı.
Çin ve Hindistan’a dikkat
Türk iş dünyasının Çin ve Hindistan konusuna çok önem vermesi gerektiğine dikkat çeken Hamdi Akın, “Bundan sonra dünyanın ekonomik ekseni kayıyor. Yani artık Amerika’dan Çin’e doğru ve Hindistan’a yani doğuya doğru kayıyor. Bu artık kaçınılmaz bir gerçek. Çünkü nüfus orada. Nüfusun olduğu yerde ekonomik büyüklük olur. Eğer doğru yönetildiği zaman bu kaçınılmazdır. Dünyanın liderliğini onlar ele geçirecekler. Tabii ki Amerika gerçeği var ama şu gerçek ki nüfus da bu tarafta bu nüfus da ve aynı zamanda medeniyetin beşiğinin de Çin olduğunu unutmamak lazım. Acaba mı diyecek bir tarafı kalmadı artık. Çok net belli oluyor. Zaten Amerika’da Çin ile bir ekonomi savaşa girerek bunu dünyaya ilan etti. Dolayısıyla bizim tarafımızın aslında daha çok Çin, Hindistan, Endonezya yani doğu olması gerekir. Tabii ki batıyı ihmal edin anlamında söylemiyorum. Tabii ki teknoloji batıda. Şu anda ne olursa olsun dijital dünya Amerika’da birazcık daha ilerideymiş gibi görünüyor. Ama Çin’in de çok rahatlıkla kısa zaman içerisinde liderliği ele geçirecek. Görülüyor. Onun için siz şimdiden yerinizi alın derim” şeklinde konuştu.
Hamdi Akın, TÜGİAD üyesi genç iş insanlarına Orta Asya’nın da ticari ilişkiler açısından büyük potansiyeli taşıdığını belirterek, “Ancak, bürokratik engeller, finans sistemindeki aksaklıklar, ticaret hukuku konusundaki eksiklikler nedeniyle olası risklere karşı dikkatli olunmalı. Birçok arkadaşımız bölgeden iyi paralar kazandığı gibi kaybedenler de oldu. Onun için ikisinin arasında bir dengeyi kurarak gidip gelmek gerekiyor” önerisinde bulundu.
Çin merkezi tamam, sırada ABD ve Türk devletleri var
Türkiye genç iş insanlarının dünyadaki temsili için var güçleriyle çalıştıklarını söyleyen TÜGİAD Başkanı Gürkan Yıldırım, “6-12 Nisan tarihlerinde Pekin’de TÜGİAD Çin Merkezi’ni kurduk. Bu merkez, Çin’e yaklaşımın değiştiği bir dönemde genç girişimcilerimizin sermayeye ulaşmaları, teknoloji ve yenilenebilir enerji gibi alanlarda ortaklık kurmaları ve Çin pazarına daha sağlıklı adımlarla girebilmeleri için önemli bir köprü olacak” diye konuştu.
“Yurt dışı temsilcilik modelinden şubeleşmeye geçiyoruz” diyen Yıldırım, TÜGİAD’ın diğer uluslararası projelerini de şöyle anlattı:
“Türk devletleriyle federasyon modeli için 8 aydır süren çalışmalar kapsamında Özbekistan, Kazakistan ve Kırgızistan’la önemli bir aşamaya geldik. Bu yıl içinde TÜGİAD’ın kurucu olduğu bir federasyon yapısını hayata geçirerek, üyelerimize yeni iş imkanları ve iş birliği olanakları yaratmak istiyoruz. ABD Ticaret Odası ile ön kabul sürecini tamamladık, TÜGİAD olarak 2 ay içerisinde buradaki üyeliğimiz hayat bulabilir. ABD içinde tanımlı bir STK olarak kabul edileceğiz. Çalışmalarımızı planlarımız dahilinde tamamlayabilirsek bu yıl içinde Amerika’daki şubemizi de açmayı hedefliyoruz. Balkanlar’da da İstanbul, Bosna veya Sırbistan merkezli bir konfederasyon kurmak üzere çalışmalar yürütüyoruz.”