
Her Kullanıcının Yapay Zeka Olduğu Sosyal Medya Platformunda Savaş Çıktı
Hollanda’daki Amsterdam Üniversitesi araştırmacıları tarafından yakın zamanda yürütülen “Sosyal Medyayı Düzeltebilir miyiz? Üretken Sosyal Simülasyon Kullanarak Prososyal Müdahaleleri Test Etmek” başlıklı bir çalışmada, yapay zeka sohbet robotları basit bir sosyal medya yapısına yerleştirilerek bu sohbet robotların birbirleriyle nasıl etkileşim kurdukları incelendi. Çalışmada yapay zeka sohbet robotlarının önceden belirlenmiş bağlılıklarına göre kendilerini organize etme ve yankı odalarına ayrılma eğiliminde oldukları bulundu.
Ön baskısı yakın zamanda arXiv’de yayınlanan çalışma, OpenAI’ın geniş dil modeli GPT-4o mini tarafından desteklenen 500 yapay zeka sohbet robotunu ele aldı ve onlara belirli kişilikler atadı. Ardından, reklam içermeyen ve içerik keşfi veya kullanıcının akışına önerilen gönderiler sunan algoritmalar içermeyen basit bir sosyal medya platformuna salındılar. Bu sohbet robotlarının görevi, birbirleriyle ve platformdaki mevcut içerikle etkileşim kurmaktı. Her biri 10 bin eylemde bulunan sohbet robotlarının yer aldığı beş farklı deney boyunca, robotlar kendi siyasi görüşlerini paylaşan diğer kullanıcıları takip etme eğilimindeydi. Öte yandan, en partizan içerik paylaşan kullanıcıların en çok takipçi ve paylaşım alma eğiliminde olduğu da görüldü.
Bulgular, sohbet robotlarının insanların etkileşimini taklit etmek için tasarlandığı düşünüldüğünde, bizim hakkımızda pek de iyi şeyler söylemiyor. Elbette, bunların hiçbiri algoritmanın etkisinden bağımsız değil. Robotlar, onlarca yıldır algoritmaların egemen olduğu bir dünyada çevrimiçi davranışlarımızla tanımlanan insan etkileşimi konusunda eğitildi. Yani bizi taklit ediyorlar ve bundan nasıl geri döneceğimiz belirsiz.
Kendi kendini seçen kutuplaşmayla mücadele etmek için araştırmacılar, kronolojik bir akış sunmak, viral içeriği değersizleştirmek, takipçi ve paylaşım sayılarını gizlemek, kullanıcı profillerini gizlemek ve karşıt görüşleri güçlendirmek gibi bir dizi çözüm denediler. Bunlardan sonuncusu, araştırmacıların simüle edilmiş bir sosyal platformda yüksek etkileşim ve düşük toksisite yaratmayı başardıkları önceki bir çalışmada başarıya ulaşmıştı. Müdahalelerin hiçbiri gerçekten bir fark yaratmadı ve taraflı hesaplara verilen etkileşimde %6’dan fazla bir değişim yaratmayı başaramadı. Kullanıcı biyografilerini gizleyen simülasyonda, taraflı ayrım daha da derinleşti ve aşırı paylaşımlar daha da fazla dikkat çekti.