İki Kişilik Bir Başyapıt! Split Fiction İncelemesi

İlk defa 2018’de çıkardıkları A Way Out ile oyuncuların radarına giren ve 2021’deki patlattıkları bomba It Takes Two ile herkesin kalbinde taht kuran Hazelight Studios, merakla beklenen yeni oyunu Split Fiction ile sonunda oyuncuların karşısına çıktı

Peki şirketin artık çok daha büyük beklentilerle karşımıza çıkan yeni oyunu Split Fiction, selefi olan iki oyunun bıraktığı mirası sürdürebildi mi yoksa onun altında ezilldi mi? Gelin Split Fiction incelememiz ile bu soruya cevap arayalım.

Split Fiction Konusu Ne?

Hazelight Studios’un oyunlarındaki en önemli özellik, hikaye ağırlıklı oyunlar üretmelerine rağmen tek kişilik bir oynanışa izin vermemesi. Tıpkı şirketin diğer oyunlarında olduğu gibi Split Fiction’ı oynamak için de yanınızda (ya da en azından çevrim içi) bir arkadaşınız olmalı.

Bu nedenle eğer çevrenizde oyunlara ilgili biri yoksa oynamadan önce birini bulsanız iyi olur. Eğer bunun şirketin sinsi ticari bir hamlesi olduğunu düşünüyorsanız da yanılıyorsunuz. Hazelight Studios’un her oyununda olduğu gibi bunda da iki kişinin tek bir kopyayı satın almış olması yeterli.

Split Fiction’ın selefleri ile bir başka benzerliği ise kuşkusuz farklı oynanış mekaniklerine sahip bölümlerden olan yapısı. Ancak bunun dışında daha fazla benzerlik bekliyorsanız ya da bunu It Takes Two 2 olarak düşünüyorsanız, yanıldığınızı belirtmekte fayda var.

Split Fiction, It Takes Two’nun aksine daha ciddi ve derin bir hikaye sunuyor. Oyunda Mio ve Zoe adlı iki ana karakterin hikayesine tanık oluyoruz. Her ikisi de yazar olan karakterlerimizden Mio bilim kurgu üzerine çalışırken Zoe ise fantastik hikayeler yazan biri.

Detaylara girmeden hikayeyi özetleyecek olursak; bu defa çocuğunuzun gözyaşlarını dindirmek için boşanmanızı engellemeye çalışan sihirli kitaplar yok. Onun yerine yazdıklarını yayımlatmaya çalışan iki yazarımızın kendilerini “zihinlerindeki hikayeleri oyunlara dönüştürmesini sağlayacak” bir makine içerisinde bulmalarını konu alıyor.

Ancak yaşanan bir kaza sonucu iki yabancı olan Mio ve Zoe, aynı noktadan makineye bağlanıyor ve hikaye buradan şekilleniyor. Hayal dünyaları birbirine giren bu iki ana karakterimiz, birbirlerinin zihinlerini deneyimleme şansı bulurken ve makinenin arkasındaki şirket Rader’ın kötü amaçlarını öğrenirken, bize de eğlenceli bir oynanış, iyi bir hikaye ve ciddi yazılmış karakterler sunuyor.

Eşsiz Oynanış Neler Sunuyor?

Split Fiction, her bölümde farklı bir oyun mekaniği sunarak oyuncuyu sürekli şaşırtmayı başarıyor. Bu da kendi aralarında bilim kurgu ve fantastik olarak ayrılarak çeşitliliği ayrı bir boyuta taşıyor. oyuncular her bölümde tamamen farklı bir ortamda değil ayrıca farklı bir çağda kendilerine buluyor.

Bu da benim gibi fantastik dünyalara daha düşkün olan insanların da bilim kurgu tutkunlarının da tatmin olmasına yol açıyor. Özünde hala bir platform oyunu olsa da oynanış mekaniklerinin çeşitliliği ve bölümlerin bu mekaniklerle uyumu üst seviyeye çıkmış durumda.

Split Fiction tüm bunları ve çok daha fazlasını o kadar iyi yapıyor ki It Takes Two’nun cilalanmış hali gibi basit eleştirileri rahatlıkla kırmayı başarıyor. Oyun, neredeyse her bölümü ile size yeni mekanikler sunuyor ve bunlar neredeyse hiç birbirini tekrar etmiyor. Tüm bunlar ilgi çekici bir hikaye ile birleştiğinde ise ortaya resmen bir başyapıt çıkıyor.

Tüm bunlar yetmezmiş gibi Split Fiction seleflerinden yan hikayelerle de ayrılıyor. Bildiğiniz üzere A Way Out daha çizgisel ve sinematik bir oynanışla sadece ana hikayeye odaklanırken, It Takes Two ise ana hikayeye yedirilmiş opsiyonel mini oyunlara sahipti. Split Fiction’da ise size farklı ambiyans, mekanikler ve oynanış sunan yan görevler oyuna gelmiş ve çeşitliliği sağlamış durumda.

Üstelik bu yan görevler o an oynadığınız ana hikaye ile ters orantılı. Yani fantastik bir bölümde oynarken kendinizi bilim kurgu temalı bir yan hikayede bulabilirsiniz. Elbette ki bunun tam tersi de mümkün. Bu da özellikle o an farklılık isteyenlerin sıkılmasını engelliyor.

Tüm bu mekanikler, yan hikayeler, farklı atmosferler ve çok daha fazlası boss savaşlarıyla da birleşince ortaya eşsiz bir deneyim çıkıyor. Split Fiction’ı PC, PS ve Xbox gibi platformlarda ortalama 1.799 TL gibi fiyatlara oynamak mümkün.

Eğer siz de oynayışınıza bağlı ortalama 15-20 saatlik EŞSİZ bir macera arıyorsanız, Hazelight’ın oyununa mutlaka şans vermelisiniz. Eğer basındaki ortalama 90-100 arasında puan alan bu oyunun abartıldığını düşünüyorsanız, sizi temin ederim Splif Fiction tüm beklentilerin de üzerine çıkmayı başarıyor.

Belirtmekte yarar var ki biz bu oyunu Xbox’ta deneyimledik ve burada sorunsuz bir oynanış ile karşılaştık. Son bölümlerdeki birkaç küçük problem dışında gözle görülür teknik bir hata ile karşılaşmadık. Görünüşe göre karmaşık yapısına rağmen Split Fiction optimizasyon konusunda da başarılı bir tablo çiziyor.

Split Fiction Sistem Gereksinimleri