Gelisiyorum.com | Blog

İnceldiği yerden kopsun mu, yoksa bağlayalım mı?

24.07.2025
101
İnceldiği yerden kopsun mu, yoksa bağlayalım mı?

Çevremiz birtakım bağlarla örülü, bizi boşlukta sağlam tutan diğerleriyle ve diğer şeylerle kurduğumuz bu bağlar diyebiliriz hatta. Kimi zaman bu bağlar gevşeyebiliyor, biz de bir taraftan uzaklaşıp öteki tarafa doğru yaklaşıyoruz, bazen de boşlukta savruluyoruz adeta. Kimi zaman da fazla sıkı tutunuyoruz bağların bazılarına, ellerimizi kanatıyoruz. İdeal bir denge gerekiyor, ellerimizi kanatmadan ve fakat savrulmadan da bir bağı hayatımızda tam da olması gerektiği kadarıyla tutmak için. Bu “tam olması gerektiği kadarı” mevzusu da çok değişken, şartlar değişiyor, biz değişiyoruz, bir şeyler değiştikçe de bize göre olması gereken halleri de değişiyor bir şeylerin.

Bazen de bu bağlar kalınlaşıyor, emekle, zamanla, ilmek ilmek ördükçe biz. Adeta bizi köklendirecek bağlara dönüşüyorlar. O kadar kıymetli ki bu hale dönüşen bağlar… Ancak gün geliyor, aynı bağ, yediği rüzgarlarla, sürtünmenin etkisiyle, öyle böyle derken, incelebiliyor. İşte kalınlaşan bağlarla ne yapacağımızı biliyoruz da peki ya incelen bağlarla ne yapacağız? İnceldiği yerden kopsun mu diyeceğiz, yoksa durup bu bağı yeniden güçlendirmenin yollarını mı arayacağız?

Aslında tek bir cevap yok; siz ne yapıyorsunuz böyle durumlarda?

Her bağa tutunamıyor insan, ne mecali kalıyor bir süre sonra, ne hevesi, isteği. Bazı bağları ise, ne yapıp edip yeniden bağlamanın yollarını arıyor, artık hangi düğüm daha sıkı tutacaksa onu atmanın peşine düşüyor.

Ama her düğüm de her ipe atılmıyor işte… Belki de en büyük kısıt burada çıkıyor karşımıza.

Reklam

İçinde bulunduğumuz çağ da bağ kurmayı ödüllendirmiyor zaten. En incesinden iplerle insanlar birbirlerine “değmeye” çalışıyorlar adeta, bir bağ ile kaplanacak en ufak alandan imtina ediliyor. Çünkü bir şey yer kapladığında yer çekimi giriyor devreye, karşındakinin hayatında bir ağırlığın oluyor ve kimse artık başkasının ağırlığıyla gelen sorumluluğu almak istemiyor.

Bununla birlikte, bir gemi yüzdürmek istiyorsan bu sularda, bazı limanlarda durman gerekiyor ve kıyıdan savrulmamak için o düğümlere, bağlara ihtiyacın oluyor. Esas soru da buna dönüşüyor bir süre sonra, bir gemi yüzdürmek istiyor musun bu sularda? Yoksa sen sadece kıyıda oturup ayaklarını suya mı sokmak istiyorsun?

İncelen her bağı yeniden bağlamak lazım mı bilinmez, elbet ömrü dolan bağ sen ne yaparsan yap zaten kopacaktır. Ancak zaten incelmesi kaçınılmaz olan bağlara meyledip de sonra “inceldiği yerden koptu işte” demek de kendini kandırmaktan başka bir şey olmayacaktır. Hala bazı bağları kurtarmaya değer, bazı yerlere sağlam bağlanmaya değer, o bağları daha en başından ilmek ilmek örmeye çabalamaya değer.

İlginizi çekebilir: Bunca ses varken nasıl odaklanacağız?

Kaynak

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

Gelisiyorum.com | Görsel Eğitim Akademisi!