Gelisiyorum.com | Blog

Kendinize değer ve öncelik verdiğinizde hayatınızda neler değişir?

04.07.2025
28
Kendinize değer ve öncelik verdiğinizde hayatınızda neler değişir?

Her gün hayat size bir şeyler fısıldar: “Bu önemli. Şuna yetiş. Bunu çöz. Oraya da git.” Bu ses bazen toplumdan, bazen iş yerinden, bazen de sevdiklerinizden gelir. Ama en baskını çoğu zaman içinizdeki o sert sestir: “Yeterince iyi değilsin. Daha fazlasını yapmalısın. Önce başkalarını düşünmelisin.” Ve zamanla o kadar çok koşarsınız ki ne ne hissettiğinizi fark edersiniz, ne de ne istediğinizi bilirsiniz… Sadece hayatta kalırsınız, duygularınızı bastırırsınız, kendinizi unutursunuz. Belki siz de uzun süre kendinizi hep en sona koydunuz. Belki başkalarının ihtiyaçları, istekleri, beklentileri arasında sıkışıp kaldınız. Belki siz de ‘önce ben’ demenin bencilce olduğuna inandırıldınız. Ya da zaten yeterince önemli olmadığınıza… Ama gerçek şu ki: Hayat, kendinize değer vermeye ve öncelik tanımaya başladığınızda iyileşmeye başlar.

Ve bu sadece bir öz bakım meselesi değil. Bu, hayata karşı duruşunuzu kökten değiştiren bir içsel dönüşüm süreci. İşte bu dönüşümle birlikte gelen 8 temel değişim:

Daha sakin, enerjik ve tatmin olmuş hissedersiniz çünkü ihtiyaçlarınızı karşılamaya başlarsınız

Başkalarını öncelik haline getirmek çoğu zaman sizi yetersizlik duygusuna sürükler. Ne kadar verirseniz verin, hep eksik kalmış gibi hissedersiniz. Üstelik herkesi mutlu etmeye çalışmak hem imkansız hem de yorucudur. Ama kendinize öncelik verdiğinizde, başkalarının değil kendi ihtiyaçlarınıza kulak verirsiniz. Ne size iyi geliyor, ne sizi rahatlatıyor, ne sizi besliyor… Bunları fark eder, bunlara alan açarsınız. Artık başkalarının duygusal yükünü sırtlamayı bırakıp, kendi yüklerinizi hafifletmeye başlarsınız. Ve kısa süreli onaylar yerine sizi gerçekten besleyen şeylerle dolarsınız. Belki bu doğada vakit geçirmek olur, belki bir hobiyle meşgul olmak, belki de sadece sessizce dinlenmek.

Kendi potansiyelinize yatırım yaptığınızda büyüme ve keşfetmenin getirdiği heyecanı yaşarsınız

Reklam

Kendinizi önemsediğinizde, gelişiminize yatırım yapma cesaretini bulursunuz. Yeni bir beceri öğrenmek, size daha anlamlı gelen bir işe yönelmek ya da uzun süredir ertelediğiniz terapiye başlamak artık lüks değil, ihtiyaç haline gelir. Artık vaktinizi ve paranızı geçici kaçışlara değil, sizi gerçekten dönüştürecek şeylere harcarsınız. Ve bu da size yepyeni bir canlılık, kendinize duyduğunuz derin bir saygı getirir.

Geçmişinizle ve kendinizle barışarak içsel huzuru bulursunuz

Kendinize değer verdiğinizde, geçmişin acılarına daha yakından bakmaya istekli olursunu, çünkü artık kendinizi iyileştirmeyi hak ettiğinizi bilirsiniz. Ve iyileştikçe, size zarar veren insanlara karşı affetme duygusu gelişebilir. Bu, onları tekrar hayatınıza almak anlamına gelmez; bu, artık onları içinizde taşımamanız anlamına gelir. Bu süreç, geçmişi farklı bir gözle görmenizi sağlar. Kendinizin küçük haline, o zamanlar elinden gelenin en iyisini yapmış olan size, daha fazla anlayış ve şefkat duymaya başlarsınız.

Kendinizle gurur duymaya başlarsınız çünkü geçmişteki hatalarınızı affeder, bugüne odaklanırsınız

İçsel şefkat geliştikçe, kendinize karşı daha adil olursunuz. Eskiden sürekli eleştirdiğiniz, yargıladığınız taraflarınıza karşı daha anlayışlı yaklaşır, kendinizi ‘neden böyle yaptım’ diye cezalandırmak yerine kendinize ‘şimdi ne yapabilirim’ diye sormaya başlarsınız. Bu da özgüveninizi artırır. Çünkü artık hatalarınızla değil, hatalar karşısında gösterdiğiniz tutumla tanımlanırsınız.

Kendinizle daha derin bir bağ kurar, sezgilerinize güvenmeye başlarsınız

Sürekli meşgul olma hali azaldıkça, içinizdeki sesi daha net duymaya başlarsınız. Artık dışarıdaki onay seslerine değil, içeriden gelen o sessiz ama güçlü sezgiye kulak verirsiniz. Ve bu sezgisel rehberlik, sizi daha doğru seçimlere yönlendirir. Kararsızlıklar azalır, pişmanlıklar yerini iç huzuruna bırakır. Çünkü artık neyi neden yaptığınızı daha iyi bilirsiniz.

İlişkileriniz daha tatmin edici hale gelir çünkü zarar veren insanlarla sınırlar koyarsınız

Kendinizi önemsemeye başladığınızda, artık ‘sorun çıkarma’ korkusuyla susmak yerine, size zarar veren davranışlara ‘dur’ demeyi öğrenirsiniz. Bu bazen kırıcı ilişkilerden uzaklaşmak, bazen de sağlıklı sınırlar çizmek anlamına gelir. Bu sayede, kendinizi sürekli toparlamak zorunda kaldığınız ilişkiler yerine sizi gerçekten besleyen, destekleyen ilişkiler kurarsınız. Ve bu da duygusal olarak daha sağlam hissetmenizi sağlar.

Günleriniz daha anlamlı ve heyecan verici hale gelir çünkü zamanınızı size iyi gelen şeylerle doldurursunuz

Kendinize alan açtıkça, hayattan ne istediğinizi yeniden keşfetmeye başlarsınız. Belki uzun süredir ihmal ettiğiniz tutkularınız yeniden canlanır. Belki ilk kez ‘ben ne istiyorum’ diye düşünmeye başlarsınız. Hayat artık sadece başkalarının ihtiyaçlarını karşılamak için yaşadığınız bir görev listesi olmaktan çıkar. Sizin için anlamlı olan şeylerle dolu bir deneyime dönüşür.

Fiziksel olarak daha güçlü, zihinsel olarak daha net, duygusal olarak daha dengeli hissedersiniz

Kendinize bakım gösterdikçe, bunun bedensel, zihinsel ve duygusal etkilerini açıkça hissetmeye başlarsınız. Daha iyi uyur, daha net düşünür, duygusal olarak daha dengeli hissedersiniz. Çünkü artık hayatta sadece ayakta kalmaya değil, gerçekten iyi olmaya çalışıyorsunuz. Ve bu iyilik hali, kendini besleyen bir döngü yaratır: İyi hissettikçe daha iyi davranır, iyi davrandıkça daha iyi hissedersiniz.

Unutmayın; iyileşme doğrusal bir süreç değildir. Büyürüz, tökezleriz, kendimizi hayal kırıklığına uğratırız, sonra kendimizi affederiz ki tekrar ayağa kalkıp tekrar deneyebilelim. Her seferinde küçük bir adım…

Kaynak: tinybuddha.com

İlginizi çekebilir: Mark Twain’den hayatı dolu dizgin yaşamak için ilham veren tavsiyeler

Kaynak

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

Gelisiyorum.com | Görsel Eğitim Akademisi!