
Sınav Başarısı mı, Yaşam Becerisi mi? Eğitimde Gerçek Hedef Ne Olmalı?
Eğitimde alternatif başarı tanımları geliştirmek artık bir lüks değil, zorunluluktur. Bazı çocuklar sayılarla, bazıları kelimelerle, bazıları ise renklerle düşünebilir. Kimisi kod yazarak, kimisi keman çalarak kendini ifade eder. Her çocuğun parladığı bir alan vardır ve eğitim sisteminin görevi, bu alanı keşfetmesine alan açmaktır. Finlandiya, Kanada, Hollanda gibi ülkelerde artık sadece akademik başarıya değil; problem çözme, iş birliği, yaratıcı düşünme, sosyal girişimcilik gibi becerilere dayalı değerlendirmeler yapılıyor. Peki biz neden hâlâ çocuklarımızı tek bir kalıba sokmaya devam ediyoruz?
Eğitim Bir Koşu Yarışı Değil, Derin Bir Yolculuktur
Toplum olarak en büyük yanılgımız, eğitimi bir koşu yarışına çevirmiş olmamız. Oysa eğitim, herkesin farklı bir hızda yürüdüğü, kimi zaman tökezlediği, kimi zaman soluklandığı; ama sonunda kendini tanıdığı bir yolculuktur. Bu yolculukta tek bir rotadan gitmek zorunlu değildir. Farklı öğrenme biçimlerine, çoklu zekâ kuramlarına, bireysel ilgi alanlarına açık olmayan bir sistem, sadece akademik değil, insani olarak da eksiktir. Çünkü gerçek eğitim, çocuğu kendi içsel potansiyeline yaklaştıran, onu sadece bilgiyle değil, hikâyeyle, anlamla, duyguyla donatan bir süreçtir.
Rasyonel ve Duygusal: Yazarın Notu
Bu yazı, sınav başarılarının gölgesinde kaybolan çocuklukları hatırlatmak için yazıldı. Çünkü çocukluk, rakamlarla ifade edilemeyecek kadar zengin, karmaşık ve değerlidir. Eğitimciler olarak sorumluluğumuz; çocukları geleceğe hazırlamak değil, onların bugünkü varoluşlarını da kutsamaktır. Rasyonel aklın yol göstericiliği önemlidir, evet. Ama eğitimin asıl derinliği, çocukların iç dünyasına duyulan duygusal saygıyla tamamlanır. Bugün, çocuklara ne öğrettiğimizden çok, onları ne kadar anladığımızı sorgulamak zorundayız.
Belki de asıl mesele şu:
Çocuklarımız büyümeye çalışıyor, peki biz onların büyümesine gerçekten alan bırakıyor muyuz?
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio’nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio